Avustralyalı bilim insanları, muhtemelen kimsenin beklemediği bir boyuta ulaşmayı başaran bir bitki keşfetti. Batı Avustralya’daki Shark Bay’deki suyun birkaç metre altında 180 kilometre boyunca uzanan bir deniz çayırı bulundu.
Araştırmacılar, çayırın genetik olarak ne kadar çeşitli olduğunu anlamak için geniş bir alan boyunca çeşitli kırpıntılardan örnekler alarak bu deniz çayırı üzerinde çalışıyorlardı. Araştırma, deniz çayırını yaklaşan iklim değişikliği tehdidinden korumaya yardımcı olmayı amaçlıyordu. Çayırda tam olarak kaç farklı bitkinin yetiştiğini öğrenmek isterken, hiç beklemedikleri bir sonuçla karşılaştılar.
1 Haziran’da Proceedings of the Royal Society B dergisinde yayınlanan çalışmayı yöneten Batı Avustralya Üniversitesi’nden bir öğrenci olan Jane Edgeloe şu cümleyi kurdu “Cevap bizi şaşırttı – Bu sadece tek bir bitkiydi…“
Çayırın, Poseidon’un şerit otu veya Posidonia australis’in tek bir klonuna ev sahipliği yaptığını buldular. Bu bitkinin ilk olarak yaklaşık 4.500 yıl önce filizlenmiş olması ve Shark Bay’de tüm bu süre boyunca görünüşe göre pek rahatsız edilmeden büyümüş olması muhtemel görülüyor.
Güney Avustralya’daki Flinders Üniversitesi’nden ekolojist Martin Breed, “Bu kadar uzun süre nasıl hayatta kaldığı ve büyüdüğü gerçekten kafa karıştırıcı” dedi. Breed, Shark Bay’deki yelpazesindeki bazı ince genetik farklılıkların, deniz çayırının deniz altındaki krallığındaki değişen yerel koşullara uyum sağlamasına yardımcı olabileceğini belirtiyor.
Şimdi araştırma, bu bitkinin içinde yaşadığı oldukça değişken çevreye karşı böyle bir esnekliği nasıl geliştirdiğini anlamaya odaklanacak. Sonuç olarak elde edilen iç görüler, özellikle Dünya’nın okyanusları ısınmaya başladığında, deniz çayırı adaptasyonunu anlamak için faydalı olabilir.
Frontiers in Marine Science’da aynı gün yayınlanan bir başka rapor, Avustralya’nın deniz çayırlarının geleceğinin kıyı gelişimi ve iklim değişikliği tarafından tehdit edildiğini öne sürüyor. Özellikle sel ve aşırı yağmur ülkenin doğu kıyılarını etkilediğinden ve su yollarını kirlettiğinden dolayı, deniz çayırlarının çok fazla zorlukla karşılaştığı belirtiliyor. Bu yeni keşfedilen çayırın istenilen esnekliğe nasıl ulaştığını anlamak, ekosistemleri korumak ve sürdürmek için önemli bir rol oynayabilir.
Kaynak: Chip