“Kaliforniya’da tasarlandı, Çin’de monte edildi.” Bu ifade birçok kişiye tanıdık gelebilir, çünkü genellikle Apple ürünlerinde bulunur. Apple, ürünlerini geliştirmek için büyük çaba harcamasına ve dış şirketlere bağımlı olmayı sevmemesine rağmen, kendi üretim tesislerine sahip değildir. Örneğin Amerikalı teknoloji devi, TSMC gibi üreticilerle işbirliği yapmak zorundadır. Bu işbirliklerinden biri ekran teknolojileriyle ilgilidir. Apple, cihazları için kendi özel MicroLED ekranlarını geliştirmeyi planlıyor ve ürün tasarımı üzerinde daha büyük bir kontrol sahibi olmayı amaçlıyor.
Apple, uzun zamandır cihazlarındaki ekranlar için Samsung Display ve LG gibi üreticilerle işbirliği yapıyor. Son raporlara göre, bu işbirliği daha da güçlenecek. Şirket, ürün tasarımı üzerinde daha büyük bir kontrol sahibi olmayı amaçlayarak, kendi özel MicroLED ekranlarını cihazlar için geliştirmeyi planlıyor. Teknoloji devi, cihazlarını OLED’den MicroLED ekranlara geçirme planları yapıyor ve bu süreç 2024 veya 2025’te Apple Watch ile başlayacak, ardından iPhone’lar, iPad’ler ve nihayetinde MacBook’lar takip edecek. Peki, bu iki ekran teknolojisi arasındaki fark nedir?
Apple’ın dışa bağımlılığı şirketin iyice canını sıkmaya başladı
OLED ve MicroLED iki farklı ekran türüdür. OLED ekranlar özel malzemeler kullanarak elektrik kullanıldığında aydınlanan ince ve esnek ekranlardır. Derin siyahları gösterirler ve hızlı tepki süreleri vardır. MicroLED ekranlar ise tek tek aydınlanan küçük LED’ler kullanır. Onlar da derin siyah renklere sahiptir ancak OLED’lerden daha parlak ve daha uzun ömürlü olabilirler. Ancak, MicroLED’ler daha yeni ve daha pahalı bir teknoloji olduğu için, üretimi zor ve maliyetleri daha yüksektir.
MicroLED ekran üretimi zorluklarla doludur ve üretim maliyetleri daha yüksektir. Sonuç olarak, Apple, seri üretim maliyetlerinden tasarruf etmek için bileşenleri Koreli üreticilerden tedarik etmeye devam edecek. Ancak, teknoloji devi değişim konusunda aceleci değil.
Kaynak: Teknolojioku