Instagram ve TikTok gibi mecralarda özellikle son dönemde diyet ve benzeri sağlık konularının ele alındığınına çok sık rastlıyoruz. Pek çok “sözde” diyetisyen kendi yeme – içme alışkanlıkları üzerinden yaptıkları paylaşımlarla insanlara “diyet programı” satıyor ve bu şekilde geçimini sağlıyor, ancak bunların pek çoğu herhangi geçerli bir yetkinlik belgesine sahip olmayan sıradan sosyal medya kullanıcısı.
Öte yandan bu tip platformlarda yine sıkça gördüğümüz bir diğer benzeri paylaşım sarmalı da yeme içme bozukluğuna teşvikte bulunan içeriklerden oluşuyor. Bu tip içeriklerin son dönemde artış göstermesi karşısında ise uzmanlar insanları her 2 konuda da uyarma gereği duymuş.
San Francisco California Üniversitesi’nde Pediatri Yardımcı Doçent Dr. Jason Nagata, yeme bozuklukları nedeniyle hastaneye kaldırılan gençleri tedavi ediyor. Hastane yataklarında yatarken bile, hastaların pek çoğunun hala diyet ve kilo verme konularında içerik üretmeye ve bunları sosyal medya üzerinden insanlarla paylaştığını söyleyen Dr. Jason Nagata, konuyla ilgili olarak “Yeme bozukluğu olan insanlar, düzensiz yemek yeme ve kilo kaybıyla ilgili kısır bir içerik döngüsüne hapsolabilirler” diyor. Bu gibi durumlarda hastane personelinin, hastaların iyileşmelerine yardımcı olmak adına hastanın sosyal medya ile olan bağının kesilmesi gerektiğini salık veriyor.
Bu tip paylaşımların yapılması takipçilerin sağlığını riske atarken, sosyal medya üzerinden para kazanma dürtüsünün, insanlar üzerinde psikolojik sorunlara sebep olabileceği de bir kez daha bu vesile ile gündeme geliyor. Peki, bu konuda siz ne düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı aşağıda bekliyoruz.
Kaynak: Chip