Yeni bir araştırmaya göre, devasa bir asteroit Dünya’ya çarptığında ve gökyüzünü aydınlattığında anında ölen dinozorları anlatan teori, olayların gerçekleşme şekli olmayabilir. Asteroitler daha önce Dünya’ya çarptı ve tekrar çarpacak, bu sadece bir zaman meselesi. Günümüzde NASA, asteroidleri daha yakından takip ediyor ve her gün yeni asteroitler keşfediliyor.
NASA, ESA ve Japon Uzay Ajansı ile pek çok diğer kuruluş, asteroitler üzerinde çalışıyor ve hatta asteroitlere iniş bile yapıldı. Bilim insanları, bu asteroitlerin Güneş sisteminin ortaya çıkışının ilk günlerinden kalıntılar olduklarını düşünüyorlar. Asteroitler her boyutta, şekilde ve yörüngede karşımıza çıkabiliyor. Bazıları onlara yaşamın yapı taşları diyor çünkü gezegenleri su ve organik moleküllerle tohumladıklarına inanılıyor. NASA’nın yeni DART görevi de, bir asteroidin Dünya’ya çarpmasını önlemek için gerekli olan temel bilimi kavramaya çalışıyor.
Yeni bir araştırma, 66 milyon önce Dünya’ya çarpan asteroitin birçok yaşam biçimini anında öldürdüğünü, ancak çoğunluğun daha sonra yok olduğunu iddia ediyor. Bu araştırma, gezegendeki tüm canlıların %70’inin kitlesel yok oluşuna, çarpmanın ardından gelen karanlığın sebep olduğunu söylüyor. Gökyüzü, iki yıl boyunca güneşi engelleyen yoğun bir kül, kurum ve parçacık bulutu tarafından engellendi. Dinozorlar ve çağın binlerce türü de, uzun ve karanlık bir gecede yaşamlarını kaybetti.
California Bilimler Akademisi Omurgasız Zoolojisi ve Jeolojisi Bölümü’nden Peter Roopnarine, yeni çalışmayı Amerikan Jeofizik Birliği’nin yıllık toplantısında sundu. Roopnarine, WordsSideKick.com’a uzun bir soğuk gece teorisinin yeni olmadığını söyledi. Bununla birlikte, yalnızca son zamanlarda simülasyonlar ve modeller bu teorinin sağlam olduğunu kanıtlayabildi.
Roopnarine, güneş ışığının kaybolarak fotosentezi engellediğinde tüm besin ağlarının ve yerel ortamların sadece birkaç gün içinde çöktüğünü söylüyor. Negatif döngü döngüsü olarak bilinen olayda, göktaşı çarpmasından kaynaklanan parçalanmış kaya ve sülfürik asit bulutları gökyüzünü kapladı. Bu da sıcaklıkların önemli ölçüde düşmesine ve yağmur üretmesine neden oldu. Yağan yağmur, orman yangınlarını teşvik eden bir şekilde asidikti.
Bilim insanları 300 fosil türünü modellediler ve %70’inin soyu tükenmeden önce karanlığın ne kadar sürmesi gerektiğini belirlemek için simülasyonlar yürüttüler. Türlerin çoğu sadece birkaç hafta içinde yok olurken, bunların %70’ine ulaşmak için karanlığın en az iki yıl sürmesi gerekiyordu. Ayrıca çalışma, 200 günlük karanlıktan sonra topluluğun iyileşmenin olmadığı bir yıkılma noktasına ulaşacağını ortaya koydu.
Yucatan Yarımadası yakınlarındaki Meksika Körfezi’nde, Kretase dönemini şok eden asteroitin bıraktığı 150 kilometre genişliğindeki krater, NASA tarafından Uluslararası Uzay İstasyonu’ndan hala görülebiliyor. Bu olayın tam anlamıyla bir felaket olduğu inkar edilemez. Ancak görünene göre, en azından bu yeni teoriye göre, asıl dinozor katili asteroiti takip eden uzun, soğuk geceydi…
Kaynak: Chip