Sorunlu Terraform Labs kurucusu Do Kwon, Terra ( LUNA ) kazasındaki rolüyle ilgili olarak Singapur’da yeni bir temsili dava ile karşı karşıya.

Do Kwon şimdi de 56 milyon dolarlık yeni bir davayla karşı karşıya!

Strait Times’ın 8 Kasım’da bildirdiğine göre, 56.9 milyon dolar değerindeki dava, Kwon’u Terra ekosistemi stablecoin TerraUSD’nin (UST) istikrarlı bir fiyatı korumak için tasarlandığına inandırmakla suçlayan 300’den fazla davacı tarafından açıldı.

Mahkeme belgelerine göre, davacı, UST’nin istikrarlı olduğunu ve bu tür koşullarda bir sabit tutmayı amaçlayan tasarımı nedeniyle volatiliteden ve talepten muaf olduğunu iddia eden Terra teknik incelemesine atıfta bulunmuştur. Ayrıca, hileli yanlış beyan için tazminat istiyorlar.

Özellikle, davada belirtilen 56,9 milyon dolar, varlıkların değeri olduğuna inandıkları ABD doları cinsinden miktar ile çöküşten sonra ellerinde tuttukları değer arasındaki değer farkına atıfta bulunuyor.

Ağır kayıplara uğradıklarını iddia eden davacıları İspanyol vatandaşı Julian Moreno Beltran ve Singapurlu Douglas Gan temsil ediyor. Kwon’un yanı sıra davaların diğer sanıkları arasında şirketin kurucu ortağı Nikolaos Alexandros Platias ve Luna Foundation Guard (LFG) Terraform Labs yer alıyor.

Kwon masumiyetini koruyor

Ancak Kwon, avukatları aracılığıyla müvekkillerinin olayda masum olduğunu ve davayı savunmak niyetinde olduğunu belirtti.

Son dava, Kwon’un kazadaki iddia edilen rolüyle ilgili artan yasal sorununa katkıda bulunuyor. Özellikle, Interpol’ün yardımıyla Güney Koreli yetkililer kaçağı aramaya devam ediyor.

Güney Koreli savcılar, Kwon’un bir noktada bir çalışana Terra Classic’in (LUNC) fiyatını manipüle etmesini emrettiğini gösteren yeni kanıtlar iddia etti.

İlginç bir şekilde, Kwon ve ekibi, iddia edilen en son kanıtları, savcılığın onu ne pahasına olursa olsun suçlamak için yaptığı bir hareket olarak görüyor. Bir Terraform Labs sözcüsüne göre, en son kanıt ‘temelsiz iddialar’.

“Koreli savcıların Sermaye Piyasası Yasasını kendi gündemlerine uydurmak için çarpıtmaya ve asılsız iddialarda bulunmaya devam etmelerini görmek son derece hayal kırıklığı yaratıyor. FSC de dahil olmak üzere Kore mali makamlarının önceki yargı kararları ve açıklamaları, kripto para birimi belirteçlerinin yatırım sözleşmesi menkul kıymetleri olmadığını ortaya koyuyor.”

Dahası, sözcü Finbold’a şunları söyledi:

“Savcıların son yorumları, sürecin temelde adaletsiz, güvensiz ve baştan beri siyasi hedefler tarafından motive edildiğinin ve gelecek için tehlikeli bir emsal teşkil ettiğinin bir başka kanıtı.”