Artık Dünya’nın yaklaşık 4,5 milyar yaşında olduğunu, ancak yerçekiminin zaman genişletici etkileri sayesinde gezegenin çekirdeğinin bundan yaklaşık iki yıl daha genç olduğunu biliyoruz.
Dünya’nın yaşını nasıl hesapladık?
Bilimi kullanarak Dünya’nın yaşını hesaplamaya yönelik ilk girişimler biraz yetersiz kalmıştı. Fizikçi William Thomson (diğer adıyla Lord Kelvin), 1844’te Dünya’nın yaşının nasıl ölçüleceğine dair bir fikir önerdi. Başlangıçta Dünya’nın uzayda erimiş büyük bir damla olduğunu varsaydı. Gezegenin şu an içinde bulunduğu duruma dönüşecek kadar soğumasının ne kadar süreceğine bakarak, Dünya’nın kendisinin yaşını hesaplayabileceğini düşündü.
Yıllar sonra bu hesaplamayı yaparak, Dünya’nın 20 – 400 milyon yaşında olduğunu tahmin etti. Bu tahmin, jeoloji, Darwin’in hayvan evriminin ne kadar süreceği konusundaki fikirleri ve Güneş’in yalnızca yaklaşık 20 milyon yaşında olduğuna inanması gibi birçok şeyle çelişiyordu.
Thomson’ın tahminleri, bize kayaların yaşını bulmak için çok daha doğru bir yol sağlayan radyometrik tarihlemeden önce hesaplanmıştı.
Radyometrik tarihleme nedir?
ABD Jeoloji Araştırması web sitesinde “Dünya ve Ay kayalarının ve göktaşlarının yaşları, kayalarda ve minerallerde doğal olarak bulunan elementlerin uzun ömürlü radyoaktif izotoplarının bozunmasıyla ölçülür ve bu izotoplar, 700 milyon ila 100 milyar yıldan fazla yarı ömürlerle diğer elementlerin kararlı izotoplarına bozunur” diye açıklıyor ve devam ediyor: “Fizikte sağlam bir şekilde temellenen ve topluca radyometrik tarihleme olarak bilinen bu tarihleme teknikleri, tarihlendirilen kayanın radyoaktif elementlerini yeniden homojenleştirmek için yeterince eridiğini veya yeterince bozulduğunu ölçmek için kullanılır.”
Radyometrik verileri kullanmak, kayaların ne kadar yaşlı olduğuna dair çok daha doğru bir fikir veriyor olsa da, Dünya kayalarının tarihlenmesi, sadece Dünya’nın mümkün olan minimum yaşını verebilir. Kanada’nın kuzeybatısındaki Acasta Gneiss Kompleksi’nden şimdiye kadar bulduğumuz en eski kaya, yaklaşık 4.02 milyar yıl öncesine ait. Dünya’nın en eski kayasından daha genç olmadığını güvenle varsayabileceğimizden dolayı bu bize minimum bir yaş veriyor. Ancak, gezegendeki her kayayı analiz etmediğiniz sürece, yalnızca bu yöntemle gezegenin maksimum yaşı hakkında bir tahminde bulunmak mümkün değil. Dünya’daki en eski kayaların Dünya’nın mantosuna kaymış olma ihtimali de yaşını belirlemeyi zorlaştırıyor.
Bunun yerine, bilim insanları, bu değişim hareketinin sorun olmadığı Ay’dan ve güneş sistemindeki diğer cisimlerden gelen kayaları incelediler. Jeokimyacı Clair Cameron Patterson, 1953’te Arizona’da düşen bir kayadan alınan ve radyometrik tarihleme için kullanılan bol miktarda kurşun izotop içeren göktaşı örneklerini inceledi. Bu örnekler, 4,53 milyar ile 4,58 milyar yıl arasında tarihlendirildi.
Uzay kayalarının daha fazla ölçümü ve güneş sisteminin nasıl geliştiğine dair daha fazla çalışma, tahminlerimizi iyileştirmemizi sağladı.
Kaynak: Chip