Güneydoğu ABD yakında, fotosentez yapma yeteneklerini arttırmak üzere “ince ayar yapılmış” ve genetiği değiştirilmiş (GD) ağaçlarla dolup taşacak. Hızlı büyüyen ağaçların atmosferdeki karbondioksiti emmede daha da verimli hale gelmesi ve iklim krizini hafifletmeye yardımcı olması bu fikrin temelini oluşturuyor.
Proje, California merkezli biyoteknoloji şirketi Living Carbon‘un çalışmaları sonucunda ortaya çıktı.
Yeni girişim, Oregon Eyalet Üniversitesi ile birlikte, kısa bir süre önce yayınlanan ve henüz hakem değerlendirmesinden geçmemiş bir araştırma yayınlayarak, GD ağaçların standart benzerlerine göre yüzde 53 daha fazla biyokütle biriktirdiğini ve bunun sonucunda yüzde 27’ye kadar daha fazla karbondioksit yakaladığını öne sürdü.
Bu araştırmanın ön baskı sürümü, laboratuvar koşullarında bir serada gerçekleştirildi, ancak hibrit ağaçlar kısa bir süre önce gerçek dünyaya ilk girişimlerini gerçekleştirdi. The New York Times tarafından bildirildiği üzere, bu ayın başlarında güney Georgia’daki aktif bir kereste arazisine bir grup GD kavak fidanı dikildi.
Bunun, ABD’de bilimsel bir çalışma veya ticari bir meyve bahçesi ortamı dışında GD ağaçların ilk dikimi olduğuna inanılıyor. Şirket, Georgia eyaletindeki tesisin yanı sıra, Güneydoğu ABD ve Appalachia’da 1.200 hektardan fazla ormana GD ağaç dikmek için özel arazi sahipleriyle anlaşmalar imzaladıklarını da belirtiyor.
Living Carbon’un kurucu ortağı ve CEO’su Maddie Hall yaptığı açıklamada “sadece emisyonları azaltmanın, ekosistemlerimizi yeniden dengelemek ve gezegenimizi istikrara kavuşturmak için yeterli olacağı noktayı aştık. Şimdi büyük ölçekli karbon giderme zamanı. Hedefimiz, yaklaşık 13 milyon dönüm [5 milyon hektar] arazi kullanarak 2050 yılına kadar küresel emisyonların yüzde 2’sini azaltmaktır” dedi.
GD ağaçlar, bitkilerin doğal fotosentez yapma yeteneğini daha verimli hale getiriyor. Bitkiler ve diğer fotosentetik organizmalar, RuBisCO olarak bilinen bir enzimin yardımıyla havadan inorganik karbonu (CO2) alarak enerji olarak depoladıkları şekere çevirebilir.
Bu süreç her zaman kusursuz bir şekilde işlemez ve bazen oksijen moleküllerini içeren “hatalı” şeker zincirleri oluşur. Bunu geri almak için, bitki fotosolunum geçirir ve bu da bitkilerin bir miktar CO2’yi atmosfere geri salmasına ve fotosentez tarafından üretilen enerjinin bir kısmını boşa harcamasına neden olur. GD ağaçlar bu düzeltme sürecini daha verimli hale getirmek amacıyla tasarlandı.
Genetik modifikasyon, genellikle şüphe ve korku uyandıran, gündemde olan konulardan biridir ve bu proje de farklı değil. Küresel Adalet Ekoloji Projesi, Living Carbon’un planlarına karşı bir bildiri yayınladı ve “GD ağaçlar, polenleri veya tohumlarının ormanlar, yaban hayatı veya insan sağlığı üzerindeki uzun vadeli risklerinin bilinmediğini” savundu.
Living Carbon, “istenmeyen sonuçlar” riskini azaltmak için pek çok adım attıklarını savunuyor ve pek çok önlemin yürürlükte olduğuna inanıyor. Bu küçük şirketin büyüyen iklim krizinde herhangi bir anlamlı etki yaratıp yaratamayacağı ise başka bir soru.
Kaynak: Chip