BlueWalker 3, sıradan akıllı telefonları uydu telefonlarına dönüştürme yeteneği açısından çığır açıcı olsa da, aynı zamanda daha eski, daha küçük öncekilerden çok daha fazla ışık kirliliği yaratan yeni nesil uyduların da öncülüğünü yapabilir. Hızla büyüyen internet uydularından oluşan mega takımyıldızlar, araştırmacıların Dünya dışındaki dünyalara ilişkin gözlemlerini şimdiden sekteye uğratıyor. BlueWalker 3, alçak Dünya yörüngesindeki şimdiye kadarki en parlak uydu ve gökbilimciler bunun buzdağının sadece görünen kısmı olduğundan korkuyorlar.

Yeni araştırmaya göre BlueWalker 3, Dünya’dan görülebilen en parlak sekizinci yıldız olan Procyon kadar parlak. Yalnızca Ay, Jüpiter, Venüs ve gece gökyüzümüzdeki yedi yıldız BlueWalker 3‘ten daha parlak. Bu, Şili, ABD, Meksika, Yeni Zelanda, Hollanda ve Fas’tan profesyonel ve amatör gökbilimcilerin gözlemlerine dayanıyor.

Gökyüzüne iyi bakın, artık yeni parlak bir nesne daha var!

Tipik olarak uydu ne kadar büyük olursa o kadar parlak oluyor çünkü ışığı yansıtacak daha fazla yüzey alanı bulunuyor. BlueWalker 3, 64 metrekarelik bir diziyle, boyutundan dolayı açık ara gökyüzündeki en parlak uydu. Bu, alçak Dünya yörüngesindeki en büyük ticari iletişim dizisi ancak AST SpaceMobile tarafından geliştirilen ve AT&T tarafından desteklenen daha da büyük uydulardan oluşan bir takımyıldızının yalnızca bir prototipi olduğundan, bu çok da uzun sürmeyecek.

Uydu izleri teleskopik gözlemleri foto bombalayabilir. Tregloan-Reed, gökyüzünde uçan parlak, yıldız benzeri nesnelerin takımyıldızların işaret edilmesini zorlaştıracağını söylüyor. Aynı zamanda gökyüzünün arka plan parıltısını da artırıyor, bu da nebulaları, toz bulutlarını ve gece gökyüzündeki daha ince ayrıntıları görmeyi çok daha zorlaştırıyor. Daha parlak bir gece göğü, yıldızların ışığında yön bulan kuşlar gibi yaban hayatı için de sorun teşkil ediyor.

Kaynak: Teknolojioku