Son günlerin en çok konuşulan konusu hiç kuşkusuz dolar kurunun yükselişi. Aslında bundan daha normal bir şey yok, çünkü yediğimiz ekmekten oturduğumuz eve kadar her şeyin fiyatı, dolar ile bire bir alakalı. Dolar kurunun artması demek aklımıza gelen bütün tüketim ürünlerinin fiyatının da artması demek. Tabi bunlardan birisi, belki de birçok insan için de en önemlisi de, otomobiller.

Otomobil fiyatlarında son dönemlerde sürekli yukarı giden bir fiyat politikası izliyoruz. Ne ilginçtir ki dolar kuru yükseldiği zaman artan, ancak düştüğü zaman fiyatı sabit kalan sıfır otomobil piyasasının bu son kur artışlarını fiyatlarına yansıtmayacağını düşünmek fazla iyimserlik olacaktır. Peki bu durum fiyatlara ne ölçüde yansıyacak?

İkinci el piyasasında çanlar çalmaya başladı!

Bu konuya ilişkin piyasanın önde gelen isimlerinin yaptığı ortak yorum, Ağustos ayında hükümet tarafından ÖTV matrahlarında yapılan güncellemenin artık gelinen noktada anlamsız bir hale geldiği ve en alt baremden bir otomobil bulmanın yeni zamlardan sonra imkansıza yakın olacağı şeklinde. Bunun anlamı, şu an bildiğiniz üzere ötvde en alt dilim %50, bu dilimin bir üstü ise %80. Yani %50 dilimini aşan her aracın fiyatı %80’den vergilendiriliyor. En uygun fiyatlı araçta ise bu 45.000-TL kadar fark yaratacak demektir.

Daha üst dilimin sınırındaki araçlar içinse durum daha da vahim. Yeni bir ÖTV müdahalesinin gelmemesi halinde, 2022 yılının Şubat ayına kadar sıfır araçlardaki bu fiyat artışları yüzünden ikinci el araçların fiyatları da %30-%35 civarında artış gösterebilir.