Son günlerde akıllı telefonlar, farklı fotoğraf türleri çekmek için farklı kameralara sahip oldular. Bu sensörler cihazlara dikey, yatay ve Apple iPhone Pro‘nuzda olduğu gibi üçgen bir şekilde farklı şekillerde yerleştirildi.
İPhone’daki kameraların her birinin bir işlevi var, ancak neden bir üçgen şeklinde konumlandırıldılar? Apple’ın durumu oldukça benzersiz, çünkü pratikte kimse bunun neden olduğunu bilmiyor, ancak bunu yapmak çok mantıklıydı ve çok geçerli bir nedeni vardı.
İPhone kameralarının üçgen şeklinde konumlandırılmasının nedeni!
Bu daha az yer kaplamak için yapılmış bir şey değil. Dahili olarak, Apple tüm bileşenler için yeterli alana sahip ve kameraları dikey veya yatay olarak yerleştirmek teknik olarak mümkün. Peki Apple bu üçgeni neden seçti.
Matematikte iyi veya kötü olsanız da eşkenar üçgenin kenarlarının aynı uzunluğa sahip olduğunu bilirsiniz. Yani, iPhone kameralarını bir üçgende konumlandırarak, her birini diğer ikisinden aynı mesafede tuttu.
Peki bu pratikte ne anlama geliyor? Daha iyi bir kullanıcı deneyimi mi. Böylece akıllı telefonunuzun kameralarını ve yakınlaştırmalarını kullandığınızda, sensörler arasındaki mesafe pratik olarak minimumda bulunuyor.
Bir lensten diğerine değiştirmeniz önemini yitiriyor, sensörler arası geçiş maksimumda gerçekleşiyor. Bunu yaparken iPhone’un sensörleri değiştirdiğini fark etmiyorsunuz.
İşte bu özellik kameraları farklı konumlarda düzenlenmiş diğer cihazlarda gerçekleşmeyen bir özelliktir. Sonuçta, mesafe küçük olsa da bir sensörden diğerine geçerken fark edilir. Bu Apple’ın kullanıcı deneyimine daha özenli bir şirket olduğunu kanıtladığı aslında büyük bir ayrıntıdır.
Kaynak: Teknolojioku