Bir Kuzey Avrupa ülkesi olan İzlanda’nın 861 yılında ilk kez Norveçliler tarafından keşfedildiği ve adaya ilk kez Vikingler’in 9 ve 10. yüzyıllarda yerleştiği düşünülüyor. İzlanda’da gerçekleştirilen yeni arkeolojik kazılar ise ülkedeki en eski Viking yerleşimine ait olduğu düşünülen kalıntıların bulunmasını sağladı.
Kazıya öncülük eden arkeolog Bjarni Einarsson, antik uzun evin MS 800’lerde inşa edilmiş olabileceğini açıkladı. Evin kalıntılarında yapılan kazılar, ev kalıntılarının yanında değerli taşlar ve boncuklardan oluşan çeşitli kalıntıların da bulunmasını sağladı.
İzlanda’daki ilk Viking yerleşim yeri olabilecek evle ilgili açıklama yapan Einarsson, “Küçük salon şimdiye kadar İzlanda’nın en zengin arkeolojik salonu. Evin, bir şefin evi olduğu sonucuna varmamak oldukça zor” dedi.
Arkeologların bulduğu yapı, kalıntının oldukça büyük eve ait olduğunu gösteriyor. Arkeologlar, çim ve sazla kaplı evin, 75 metre uzunluğunda ve 6 metre genişliğinde ortak yaşam alanları olarak kullanılan büyük bir ahşap salona sahip olduğunu açıkladılar.
Devasa salonun odalara ayrılıp, birkaç aile tarafından paylaşıldığını açıklayan arkeologlar, ateş yakmak için evin merkezi boyunca yer alan ocaklar inşa edildiğini, aynı zamanda çiftlik hayvanlarının evde yaşayan insanları soğuktan koruduğunu belirttiler.
Kalıntılar, İzlanda’daki bir köyün yakınlarında bulundu
İzlanda’daki ilk Viking yerleşimi olabilecek yapı, ülkenin doğusunda yer alan Stöðvarfjörður köyü yakınlarında bulundu. Arkeologlar, yapının MS 874’te inşa edildiğini düşünüyorlar. Bu tarih İzlanda’nın yerel tarihinde Norveç kralı Harald Fairhair’den kaçan insanların İzlanda’ya yerleştiği tarih olarak da kabul ediliyor. Tarihi kalıntıda değerli süs boncuklarıyla beraber antik sikkeler de bulundu.
Yapılan kazılarda sikke ve boncuklar bulunan evin altında daha eski bir yapı daha bulundu. İkinci evin yapılan analizlerinde, evin MS 800’lerde İzlanda’daki kalıcı yerleşimden çok önce inşa edilmiş olduğunu gösteriyor.
Arkeologlar, bulunan ikinci yapının bölgedeki işçiler tarafından sadece yaz aylarında, belki de sonbaharda da kullanılan, mevsimlik bir yerleşim veya kamp olduğunu düşünüyorlar. Araştırmacılar, insanların balık, balina, fok ve kuş gibi hayvanları avlamak ve bunlardan elde edilecek ürünleri sağlamak için bu alanı mevsimlik olarak kullandıklarını tahmin ediyorlar.
Kazıya öncülük eden Bjarni Einarsson, kazılar devam eden evin İzlanda’da şimdiye kadar bulunmuş en büyük evlerden biri olduğunu açıkladı. Einarsson, “Eski salonun en batısında metal ile çalışma için bir demirci olduğunu biliyoruz. Bu demirci İzlanda’da bilinen salonda çalışan tek demirci” dedi.
Bjarni Einarsson, bölgede yerleşimin Kanada’da bulunan Viking yerleşimine benzer şekilde meydana gelmiş olabileceğini açıkladı. Einarsson, “Yerleşim, adaların Atlantik Okyanusu’na yerleşmesinin bir modeliydi. Önce mevsimsel kamplarımız vardı. Daha sonra da kalıcı yerleşim bunu izledi” dedi.
Bjarni Einarsson, Stöðvarfjörður köyü yakınlarında bulunan uzun ev kalıntılarını 2007 yılında keşfetti. 2015 yılında gerekli izinlerin alınmasının ardından bölgede kazılar başladı. Arkeologlar, Viking Çağı yerleşiminin tarihini ortaya çıkarmak için bölgede kazılara devam ediyorlar.
Kaynak: Webtekno