Japonya başbakanı, güvenli olduğunu kanıtlamak için herkesin önünde Fukushima balığı yedi
TikTok’un çocuklara etkisi düşündüğünüzden fazla!
TikTok, çocuk içerikleri yüzünden ABD’de davalık oldu. Bazı eyaletler, sosyal medya platformunun yanıltıcı olduğunu söylüyor.
Xiaomi Mix Flip’te uydu desteği olacağı kesinleşti
Xiaomi’nin yeni katlanabilir telefonu Mix Flip, uydu bağlantı desteği ile sertifika aldı, bu özellikle kullanıcılara daha geniş kapsama alanı ve güvenilir bağlantı sunuyor.
Tecno Phantom V2 Fold, Geekbench’te önemli özellikleriyle ortaya çıktı
Tecno’nun katlanabilir akıllı telefonu Phantom V2 Fold, Geekbench testinde görülen anahtar özellikleriyle dikkat çekiyor, katlanabilir telefon pazarında yeni bir oyuncu olarak yerini alıyor.
Snapdragon 8 Gen 3, Exynos 2400’ü geride bıraktı
Snapdragon’ın yeni 8 Gen 3 işlemcisi, Galaxy S24 serisindeki erken benchmark testlerinde Exynos 2400 modelini geride bırakarak, performans konusunda yeni standartlar belirliyor.
Japonya Başbakanı Fumio Kishida, güvenli olduğunu göstermek için Fukushima açıklarında yakalanan balıklardan yapılan sashimi’yi herkesin önünde yedi.
Nükleer santraldeki facianın ardından arıtılmış suyun serbest bırakılması konusunda özellikle bölgedeki balıkçılar arasında tartışmalar olmasına rağmen, uzmanlar tarafından bu işlem güvenli olarak değerlendiriliyor. Kishida ve kabinedeki üç bakan da, aralarında pisi balığı, ahtapot ve levrek bulunan, Fukushima kıyılarında yakalanan deniz ürünlerini yedi ve tehlike olmadığını bu şekilde kanıtlamaya çalıştı.
Aklınıza Çernobil faciası ardından, güvenli olduğunu göstermek için Rize’de gazetecilerin karşısına geçerek çay içen dönemin Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral gelmiş olabilir. Ve evet, haklısınız. Kishida’nın yaptığı tam olarak buna benziyor.
Dönemin Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral, gazetecilerin önünde çay içerek çayın güvenli olduğunu kanıtlamaya çalışmıştı.Japonya, Fukushima Daiichi nükleer enerji santralinden arıtılmış radyoaktif su, Japonya’nın Honshu adasının kıyısındaki 9.0 büyüklüğündeki depremin tesiste erimeye neden olmasından 12 yıl kadar sonra, geçtiğimiz Perşembe günü kontrollü bir şekilde bırakılmaya başlandı.
Erimenin ardından reaktör su kullanılarak soğutuldu ve o zamandan beri sahada depolanan 1,3 milyon ton kirli su oluştu. Bu su, bir dizi kimyasal reaksiyon yoluyla bu radyoaktiviteyi ortadan kaldıran Gelişmiş Sıvı İşleme Sistemi (ALPS) kullanılarak arıtıldı ve bu işlemin sonunda kirliliğin çok büyük bir kısmı ortadan kaldırılıyor.
Şu anda teknoloji büyük bir su kütlesindeki düşük konsantrasyonları gideremediği için, hidrojenin radyoaktif bir izotopu olan trityumu sudan ayıramıyor. Ancak Trityum, atmosferimizde ve yağmurda da doğal olarak bulunur ve hatta Pasifik Okyanusu’nda, Fukushima’nın atık suyundaki konsantrasyondan daha yüksek seviyelerde bile olabilir.
Kaynak: Chip
