Son 10 ayda, genetikçiler SARS-CoV-2‘yi daha önce herhangi bir RNA dizisinde görülmediği kadar yoğun bir şekilde inceledi. Sonuç olarak, özellikle sadece 15’e sahip olduğu için, bu aşamada artık yeni bir gen bulunmayacağı düşünülüyordu. Ancak son bulgular, Koronavirüs’ün bir “gen içinde gen” taşıdığını gösteriyor.
Yeni gen ORF3d olarak adlandırıldı ve eLife dergisinde yayınlandı. Teknik olarak “örtüşen gen” olarak nitelendirilen ORF3d, nükleotid dizisini kısmen başka bir genle paylaşıyor. Bu, bir kelimenin son harflerinin ve diğerinin ilk harflerinin aynı olduğu, ancak okuyucuyu kandırmak için yalnızca bir kez yazıldığı bulmacalara benziyor.
ORF3d’nin virüsün bu kadar kolay bulaşması ve ölümcül hale gelmesindeki rolünün ne kadar önemli olduğu, onu yok etmek için kullanabileceğimiz bir zayıflık noktası sağlayıp sağlamadığı henüz bilinmiyor.
Tayvan’daki Sinica Akademisinden Dr. Chase Nelson, “Koronavirüs’ün bu kadar verimli yayılacak şekilde evrim geçirmesine, bağışıklık sisteminden saklanmasına ve bulaşmasına neden olan şey, örtüşen genler olabilir. Örtüşen genlerin varlığını ve nasıl çalıştığını bilmek Koronavirüs kontrolü ve yeni ilaçlar geliştirmek için bize yeni bir yol açabilir” diyor.
Kaynak: Chip