Metan; endüstriyel tesisler, tarım arazileri, petrol tesisleri, sulama alanları ve su kütlelerinden salınan bir sera gazıdır. NASA’dan bilim insanları, metan gazının en az karbon kadar iklim değişikliğinde etkili olduğunu söylüyorlar. Bu nedenle NASA, metan gazının atmosferdeki hareketlerini gösteren 3 boyutlu bir harita oluşturdu.
NASA’nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nde çalışan karbon döngüsü bilimcisi Abhishek Chatterjee, karbondioksitle benzer şekilde, uzun süredir devam eden insan faaliyetleri sonucunda metan konsantrasyonunun eskiden olduğundan daha hızlı bir şekilde arttığını söylüyor. Chatterjee, insan nüfusu artmaya devam ettikçe ve enerji kullanımı, tarım ve hayvancılık alanlarında değişiklikler yapılmadığı sürece metan emisyonunun artacağını ifade ediyor.
Metan emisyonunun iklim değişikliği üzerindeki negatif etkisi nedeniyle, metan emisyonunun nasıl geliştiği ve küresel ısınmaya nasıl katkıda bulunduğuna dair eksiksiz bir tabloya bilim dünyasının fazlasıyla ihtiyacı var.
NASA’dan bilim insanları, metan emisyonunun Sanayi Devrimi’nden bu yana neredeyse 2 kattan daha fazla arttığını açıkladılar. Bilim insanları, artan metan gazının ısıyı yakalamada karbondioksitten çok daha etkili olduğunu dile getiriyorlar. NASA’ya göre dünyadaki sıcaklık artışının yüzde 20 ile 30’u metan gazı emisyonu nedeniyle oldu.
Metan gazı emisyonunun iklim değişikliği üzerindeki bu etkisinin altını çizen NASA’dan bilim insanları, uydulardan aldıkları verileri ve ülkelerin metan emisyonu verilerini kullanarak 3 boyutlu harita oluşturdular. Veriler, sulak alanlar gibi doğal kaynaklardan gelen metan emisyonunu hesaplayan ve metanın atmosferdeki hareketlerini simüle eden bir bilgisayar modelinde kullanıldı. Araştırmacılar, metan emisyonu modelini ortaya çıkardıktan sonra rüzgarların metan gazı toplamını nasıl hareket ettirdiğini görmek için bir de hava modeli geliştirdiler.
Dünyadaki metan gazının 3 boyutlu şekilde oluşturulan haritası, ilginç bilgilerin ortaya çıkarılmasını sağladı. Dünyadaki sulak alanlarından gelen metan gazı emisyonunun yüzde 60’ının tropik bölgelerden geldiği, Güney Asya’dan yayılan metan gazının ise toplam emisyonu yüzde 1.5 değiştirdiği anlaşıldı.
Diğer taraftan, Kuzey Kutbu’ndaki metanın yüzde 70’inin doğal kaynaklardan geldiği belirlenirken, Doğu Asya’daki metan gazı emisyonunun yüzde 85’inin insanların faaliyetleri sonucunda gerçekleştiği ortaya çıkarıldı.
İklim değişikliğinin önüne geçmek için karbon emisyonlarının düşürülmesi kadar metan emisyonlarının düşürülmesi de önemli. Bu nedenle metan emisyonunun kaynaklarının tespit edilmesi, bu çalışmanın en önemli noktalarından birini oluşturuyor.
NASA'nın metan emisyonu ile ilgili paylaştığı video
Kaynak: Webtekno