Reuters’in haberine göre bu, şirketin ilk gezegenler arası NASA sözleşmesi. Misyon, Escape and Plasma Acceleration and Dynamics Explorers veya ESCAPADE olarak adlandırılıyor ve ikiz uzay aracı kullanarak gezegenin manyetosferini incelemek için tasarlandı. NASA, görev için 2024’ün sonlarında bir lansman hedefliyor, bu da New Glenn’i hareket halinde görmek için çok uzun süre beklememiz gerekmeyeceği anlamına geliyor.

Yeni Glenn aracı, şirketin SpaceX’in Falcon Heavy ve diğer şirketlerin ağır kaldırma araçlarına verdiği bir karşılı olarak tasarlandı. Blue Origin başlangıçta ilk lansman için 2020’yi hedeflemişti ancak etkinlik sürekli olarak ileri alınarak 2021’e ve ardından 2022’ye ertelendi. Geçen yıl mart ayının sonunda, Blue Origin’in New Glenn’den Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Jarrett Jones, aracın lansmanının 2022’de de yapılamayacağını açıklamıştı.

NASA Mars’a yapılacak bilim görevi için tercihini yaptı!

NASA, Blue Origin’e, ABD’de ticari fırlatma hizmetlerinin büyümesini desteklemek için tasarlanan Venture-Class Dedicated and Rideshare (VADR) programı kapsamında ESCAPADE sözleşmesini verdi. Ajans özellikle daha yüksek riski tolere edebilen “küçük uydular ve D Sınıfı yükler” için program katılımcılarının fırlatma araçlarını kullanmayı planlıyor. Başka bir deyişle, VADR sözleşmeleri daha düşük maliyetli görevler için kullanılacak. NASA, New Glenn’in seçilmesiyle ilgili duyurusunda, “Bu oldukça esnek sözleşmeler daha düşük düzeyde görev güvencesi ve roket fırlatmaları için ticari en iyi uygulamaları kullanarak, daha düşük fırlatma maliyetleri aracılığıyla uzaya erişimin kolaylaşmasına yardımcı oluyor” dedi.

ESCAPADE görevi, Florida’daki Cape Canaveral Uzay Kuvvetleri İstasyonundaki Space Launch Complex-36’dan fırlatılacak. Görevin kızıl gezegene ulaşması yaklaşık 11 ay sürecek. Bundan sonra, ikiz uzay aracının Mars manyetosferi hakkında bilgi toplamak için ideal olan yörüngeye ulaşması birkaç ay daha alacak. Sağlayacağı veriler, bilim adamlarının uzay hava durumunu daha iyi anlamalarına yardımcı olacak, böylece uzayda devam eden keşiflerimizde astronotları ve uyduları daha iyi korumak için önlemler alınabilecek.