Gezegenimizde gözümüzle göremediğimiz ancak özellikleriyle şaşkına uğratan mikroskobik bir canlı türü var; tardigrad. Su ayısı olarak da bilinen bu tür, bilinen en küçük hayvan ve gerçekten şaşırtıcı derecede dayanıklı bir tür.
Radyasyon, yüksek basınç, aşırı sıcaklık ya da çok düşük sıcaklık gibi pek çok zorlu koşulda yaşamayı başaran bu tür, zorlu koşullar altında kendini kurutarak ‘tun formuna‘ geçiş yapıyor. Tun formu, tardigradları çevre koşullarından koruyarak uygun koşullar gelişene kadar hayatta kalmalarını sağlıyor. Bu etkili mekanizma sayesinde aklınıza gelebilecek pek çok koşulda yaşamaya devam eden tardigradların bu yönü, onların ‘panspermia‘ teorisinin bir parçası olmasına yönelik bazı soru işaretleri doğuruyor.
Bilim insanları, gerçekleştirdikleri bir deney ile bu ihtimali değerlendirdi:
Gerçekleştirilen deneye ve sonuçlarına geçiş yapmadan önce kısaca panspermia teorisinden bahsedelim. Bu teoriye göre, canlı yaşamı uzayda gezegenler arasında geçiş yaparak taşınmış olabilir. Örneğin gezegenimize yaşam bundan milyarlarca yıl önce farklı bir gezegenden taşınmış olabilir. Bu teoriye göre yaşamı taşıyan şey ise asteroitler. Yani bize asteroitlerin üzerinde canlı kalarak gezegenler arasında yolculuk edebilecek bir tür lazım.
İşte bilim insanlarının gerçekleştirdikleri deney de tam olarak bu soruya cevap arıyor; acaba tardigradlar asteroitlerin üzerinde yolculuk ederek yaşam dağıtmış olabilir mi? Sorunun cevabını alabilmek için ise basınç ve darbeler karşısında nasıl tepki verdiklerini ölçümlediler. Bunu yaparken, tardigradları bir tabancanın içerisine koyup ateşlediler. İşlemi gerçekleştirmeden önce tardigradların tun formuan geçiş yapmasını sağlamak için 48 saat boyunca dondurdular.
Sonuçlar tardigradlardan daha dayanıklı canlılara ihtiyacımız olduğunu gösteriyor:
Elde edilen verilerde tardigradların hayatta kalabilmeleri için üst sınır belirlendi. Bu üst limit 1,14 Gigapaskal (GPa) basınç şoku oluşturan 3,240 km/sa’lık çarpma hızı oldu. Tardigradların tamamının hayatta kaldığı en yüksek hız ise 2,621 km/sa olarak belirlendi. Ancak 2,970 km/sa’lık hızda da tardigradların yüzde 60’ı yaşamayı başardı.
Ancak bu hızda ve basınçta geçirdikleri şok sonrası minik canlıların hareket etmeye yeniden başlaması yaklaşık 36 saat sürdü. Aynı işleme maruz kalmamış, yalnızca dondurulan kontrol grubunda ise bu süre ortalama 8 – 9 saat kadardı.
Sonuç olarak bilim insanları elde ettikleri verilere göre tardigradların asteroit çarpmalarının çoğunda hayatta kalamayacağını söylüyor. Ancak örneği Ay’a çarpan asteroitlerin üçte birinde tardigradların hayatta kalma ihtimalinin olduğu söyleniyor. Araştırma ekibi, deneyin sonuçlarını Astrobiyology dergisinde yayınladı.
Kaynak: Webtekno