Günümüzde teknolojinin bizlere ne gibi faydalar sunacağını listelemeye çalışsak bu listenin sonu muhtemelen gelmeyecektir fakat bu sonsuz listeye ufak bir maddeyi daha eklemek için hiçbir engel yok. Geçirdiği bir kaza sonrasında görme yetisini kaybeden bir adam, biyonik göz sayesinde yeniden görebildi.
Jason Esterhuizen isimli bir adam, geçirdiği trafik kazasının ardından görme yetisini kaybetmişti ancak sinirsel implanta bağlanan bir kamera ile hazırlanan biyonik göz sayesinde Jason, kazanın ardından kaybettiği görme yetisine yıllar sonra yeniden kavuşabildi.
Orion isimli biyonik göz, bugüne kadar sadece 6 insanda kullanıldı:
Jason Esterhuizen’a takılan biyonik göz, bugüne kadar Jason ile birlikte yalnızca altı insana takılan Orion cihazıydı. Bu deneysel cihaz; video çekiyor, bu videoyu elektriksel sinyallere dönüştürüyor ve bu sinyalleri beynin görsel işlem merkezine gönderiyor. Bu sayede Jason, yedi yılın ardından ilk defa görebildi.
Orion isimli deneysel cihaz, biyoteknoloji girişimi olan Second Sight’ın geliştirdiği bir ürün. Şirketin geliştirdiği Orion, diğer biyonik gözlerde olan en önemli sorunu ortadan kaldırıyor: Önceki biyonik gözleri kimse kullanamıyordu. Daha doğrusu, bir kişinin göz hücreleri öldüyse bu cihazlar onlara yaramıyordu.
Second Sight’ın geliştirdiği Orion biyonik gözü ise sinyali direkt olarak beyine yolluyor. Bu sayede yalnızca cihaz/beyin arası bir ilişki sağlanıyor. Hatta Esterhuizen’a Orion cihazını takan Nader Pouratian, bu cihazı kullanmak için bir göze sahip olmamıza gerek olmadığını söylüyor.
Tüm bunların yanı sıra Orion biyonik gözün de bazı riskleri bulunuyor. Cihazın direkt olarak beyne sinyal yolladığını söylemiştik. İşte bunu sağlamak için cihazı kullanacak kişinin bir beyin ameliyatı olması gerekiyor. Bu ameliyat da tehlikeli enfeksiyonlar gibi birçok riske davetiye çıkarıyor.
Orion, bu alanda üretilmekte olan en gelişmiş cihaz değil. Stanford Üniversitesi’ndeki bilim insanları, Orion’a benzeyen bir başka biyonik göz üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Bu göz, Orion biyonik gözün aksine insanların bir yazıyı okumalarını sağlamak için yeterli çözünürlüğe sahip.
Kaynak: Webtekno