Tonlarca ağırlıktaki taş blokları nasıl çektiler? Bilim insanları bu Mısır piramidlerinin sırrını çözmüş olabilir

Yaklaşık 4.500 yıl önce inşa edilen Mısır’ın büyük Giza piramitlerinin Dünya’nın en büyük başarılarından biri olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Ancak, piramitleri çevreleyen birçok soru ve gizem arasında, yapımlarında kullanılan dev taş blokların inşaat alanına nasıl çekildiği sorusu da var. Görünüşe göre, bu başarı için Nil Nehri’nin uzun zamandır kurumuş olan bir koluna teşekkür edebiliriz.

Bugün Giza piramitlerini hayal ettiğimizde, arkalarında Büyük Kahire metropolünün yayıldığı uçsuz bucaksız bir çölle çevrili olduklarını düşünüyoruz. Nil’in ana gövdesi şu anda yaklaşık 8 kilometre uzaklıkta, bu da devasa taşları kumun üzerinde taşımak için oldukça uzun bir bir mesafe.

NİL’İN KAYIP KOLU…

Ancak bir araştırmaya göre 4.000 yıldan fazla bir süre önce, Nil’in Khufu dalı olarak bilinen ve artık yok olmuş olan bir kolu, Giza piramit kompleksinin hemen yanından geçiyordu. Nil’in Khufu kolunun eski Mısır’ın hayati bir damarı olduğundan uzun zamandır şüpheleniliyordu ama geçmişi tam bilinmiyordu. Şimdi yeni bilgiler var…

‘NİL’İN BU KOLU OLMADAN İMKANSIZ’

Modern Kahire’nin eteklerinde bulunan Giza’daki piramitler, mükemmel geometriye sahip ve Mısır’ın altın çağında firavunların gücünü gösterme amacı taşıyordu Bölgede 3 piramit ve Büyük Giza Sfenksi bulunuyor.

Büyük Piramit olarak bilinen Khufu’nun piramidi, ilk inşa edilen ve en büyük olan piramid. National Geographic’e göre her bloğun ağırlığı 2,5 ila 15 ton arasında.

Nil ise piramitlerin yaklaşık 6.5 kilometre doğusunda. Bu nedenle piramidlerin inşaasında bu devasa blokların nasıl taşındığı sorusu uzun süredir bilim insanları ve arkeologların gündeminde.

The New York Times’a göre , çalışma yazarı ve coğrafyacı Hader Sheesh, “Nil’in bu kolu olmadan burada piramitleri inşa etmek imkansızdı” diyor.

Proceedings of the National Academy of Science’de yer alan bilgilere göre Fransız araştırmacılar tarafından yapılan bir araştırmada, taşkın yatağından çıkarılan polen tanelerinden bu nehir bölümünün ayrıntılı bir tarihini elde edilebildi.

Araştırmacılar, taşkın ovası boyunca 61’den fazla farklı bitkinin büyümesini ve ölümünü izleyerek, 8.000 yıllık eski Mısır tarihinde nehrin kollarındaki su seviyelerinin yükselişini ve düşüşünü gösterdiler.

En önemlisi, nehrin Khufu kolunun sularının 14.800 yıl öncesinden 5.500 yıl öncesine kadar uzanan Afrika Nemli Dönemi’nde önemli ölçüde yükseldiği gösterildi.

Ayrıca Khufu kolunun su seviyeleri, Afrika Nemli Dönemi’nden sonra bir süre için nispeten yüksek kalmış gibi görünüyor ve bu da nehrin, firavun Khufu’ya adanmış Büyük Giza Piramidi yaklaşık 4500 yıl önce inşa edilene kadar gemi kullanılabilir bir şekilde kalmasına imkan tanıyor.

Hatta belirli bir süre boyunca, Nil’in bu kayıp kolunun, kompleksin önünde gururla duran Büyük Giza Sfenksine kadar ulaşmış olması mümkün gözüküyor.

Nil’in Khufu kolunun yapı taşlarının Giza piramit kompleksine daha yakına taşınmasına yardımcı olabileceği açık olsa da, piramitlerin yapımıyla ilgili diğer birçok ayrıntı hala merakla araştırılıyor.

2013’TE BİR PAPİRÜS KEŞFEDİLDİLMİŞTİ…

Öte yandan 2013 yılında keşfedilen bir papirüs , Kızıldeniz yakınlarında taşların yüklendiği eski bir limanın yerini göstererek Mısırlıların blokları nehirler boyunca nasıl hareket ettireceklerini bildiklerini gösteriyordu.

Diğer kazılar , piramitlerin yanına bir liman inşa edildiğini ve inşaatçıların limanın yakınında karmaşık su yolları oyduğunu ileri sürmüştü .

Kaynak: Chip